8 Aralık 2008 Pazartesi

nice yıllara kardeşim...



92 eylülü'ydü... hepimizde başka bir okula geçmiş olmanın verdiği "yabancılık" duygusu vardı... yeni formalar, yeni insanlar, yeni hocalar, dersler, yeni semt... herşey başka... herşey yabancıydı...

önümdeki sıraya oturdun... sarı, uzun saçlarını lastik bir tokayla tutturmuştun... arkanı dönüp, tanımaya çalıştığın sınıfına baktın... gözgöze geldik... başımızı eğip selamlaştık...

"selin ben" dedin...
"diren ben" dedim...

sonrasında kardeşim oldun, arkadaşım, dostum oldun...

içim içime sığmazken sana geldim... "aşık oldum" dedim... "çok mutsuzum, kör kuyular içindeyim" dedim... "çok kızgınım, camı çerçeveyi indirmek üzereyim" dedim... "dünyanın en güzel sarılan adamı selin, inanabiliyor musun?" dedim... "yazılı kağıtlarını değiştirelim, yoksa kalacağım" dedim...

sen beni her zaman o sakinleştirici sesinle karşıladın... desteğini sonuna kadar hissettim... hep bildim ki yanımda olacaksın ve hep tarifsiz bir sevgi olacak içimizde... ne olduğumuz, ne yaptığımız, neler yaşadığımız bunu hiç değiştiremeyecek...

ses tonlarımız, vurgularımız hep benzeyecek birbirine... aynı yönden bakmasak da hayata, hep konuşabileceğiz ve birbirimizin ne hissettiğini bileceğiz.

ve bugün senin doğumgünün... seni çok seviyorum... iyi ki doğdun... iyi ki hayatımdasın...


"ruhlarımız o kadar sıkı bir birliktelikle yürüdü, birbirini o kadar coşkun bir sevgiyle seyretti ve en gizli yanlarına kadar birbirine öyle açıldılar ki ben onun ruhunu benimki kadar tanımakla kalmıyor, kendimden çok ona güvenecek hale geliyordum."

montaigne, denemeler

1 yorum:

  1. Didicimmmm...Ne guzel yazmissin. Sevgili Selin, dogumgununu kutlarim. Nice coook guzel yaslara..Hic ayrilmayin, olur mu? Sevgiler, iko

    YanıtlaSil