31 Mart 2011 Perşembe

kaybedenlerden misiniz?



kaybedenler kulübü'nü izledikten sonra, birçok şey hatırladım. 90'lı yılların gençliği olmak, diğerleri gibi değildir çünkü. ruhundan, klasiklerinden, müziklerinden, programlarından çokça bahsedilmez, özlemle anılmaz. kimilerine göre kaybedilmiş gençliktir, özal gençliğidir...

kimdir kaybeden? evi, arabası, düzenli maaşı olmayan, kendi çekirdek ailesini oluşturamamış olanlar? hayatta hiç bir başarısı olmayanlar? işinde bir türlü yükselememiş olanlar? sürekli bağıran patronuna yıllardır ses çıkaramamış olanlar? ünlü markaları tanımayanlar? büyük otellerin spa'sında ne yapacağını şaşıranlar? kredi kartında yetersiz bakiye olanlar? burnunu edirne'den öteye geçirmemiş olanlar? moda şarkıları ve klipleri bilmeyenler? çalıştığı bankadan internet şifresi edinmek yerine, her faturasında sıraya girenler? "şarj" yerine "şarz" diyenler? ülkemin doğu tarafında, fakir bir köyde doğanlar?

kimdir kaybeden?

bence tek kaybeden; hayatında bir kez bile aşık olmamış olandır, gerisi hikayedir...

29 Mart 2011 Salı

cumartesiler haktır...



yeni dönemde birçok şirket cumartesileri de çalışmaya başladı. bu furya benim gibi eski turizmciler için çok acayip bir gelişme değil. cep telefonları yokken, turisti anadolu'nun her yerinde gezdiren rehberler ve kaptanlar için ofiste birinin nöbetçi kalması gerekirdi. hatta pazar günü bile ofiste tek başıma şarkılar söylediğimi hatırlarım.

gel zaman git zaman, cep telefonları yaygınlaştı. parmaklarımız, bilgisayardaki gibi hızlı çalışır oldu telefon tuşlarında. iletişim çağıydı malum ve kirlendi dünya :)

iletişim çağı diyoruz ama nedense şirketlerin cumartesi kuralı değişmedi. askerlikteki anlamsız ve sadece gelenekten süren kurallar gibi...

halbuki haftada 1 gün tatil yeterli değil. dinlenmek, gezmek, bakım yapmak, arkadaşlarımızla görüşmek, sevgiliyle el ele yürümek, istanbul dışına kaçamak bir gezi yapmak, aylak aylak oturmak, king oynamak, sinemaya gitmek, aileyle kaliteli zaman geçirmek için sadece 1 gün yetebilir mi? pazartesi günü işe enerjik ve neşeli başlamak mümkün mü?

ben, cumartesi insanları ofise gelmeye zorlayan patronların, evde mutsuz olduğuna inanırım. kendini seven, evinde ya da dışarıda iyi vakit geçiren kimse, cumartesileri de ofise gelinsin, çalışılsın istemez.

eğer, hergün, dönüşümlü olarak 3 kişi, bu konuda patrona çemkirse eminim sorun kalmaz...

cumartesiler candır...