10 Aralık 2008 Çarşamba

bazen...


bazen bacağıma kramp girer... dizimin arkasından biraz aşağısına denk gelir. öyle acayip bir acıdır ki; uykumdan uyanırım ve iki elimle ayağımı içe doğru bastırmadan da geçmez o acı...

bazen evden hiç çıkmam, koltuğun üstünde ve televizyonun karşısında uyurum, uyanırım, uyurum, uyanırım...

bazen tek başıma sinemaya giderim ve buna bayılırım...

bazen bütün günü sadece çikolata yiyerek geçiririm...

bazen çok sevdiğim bir filmi üst üste izlerim...

bazen yazarım...

bazen tavla oynarım... 20 dakikada 5-0 yenildiğim de olmuştur... 4-1'den maçı aldığım da...

bazen çevremde "king" oynayan birileri kalmadığı için hayıflanırım... kendi kendime bir "king tabelası" yaparım :)

bazen uyuyup uyandığımda bütün sıkıntılarım geçecek sanırım...

bazen "soru-cevap" oyunu oynarız ve çok acayip şeyler öğreniriz...

bazen kendimi kuaföre atarım ve hiç konuşmadan sadece gazete okumak isterim...

bazen koca bir "damak"ı hiç kırmadan, bir bütün olarak reklamlardaki gibi yerim...

bazen ben de herkes gibi "şarkıcılık" oynarım... kendimi çok güzel bir barda sahne alıyormuşum farzeder, nilüfer'den parçalar söylerim...

bazen atasözleri ya da deyimlerimizin nereden geldiğini tartışırız... iyi örnek veren, ileride saygıyla anılır....

bazen lunaparka gider ve çocuklar gibi eğlenirim...

bazen işin en can sıkıcı olduğu anda bir telefon gelir ve günüm güzelleşir...

bazen düğünlere giderim ve hep "kendi düğünüm olsa böyle yapardım, böyle yapmazdım" diye düşünürüm... ama mutlaka ağlarım...

bazen bir kavanoz nutella'yı bitirdiğimi saklamak için gidip bir tane daha alırım...

bazen bir 'yiğit özgür' karikatürüne çok gülerim...

bazen uzun pazar kahvaltıları yaparım... ama mutlaka kaymak, çilek reçeli, çeşit çeşit peynir ve pastane işi ıvır zıvırlar olsun isterim. güzel bir film de kahvaltıya eşlik etse harika olur...

bazen banyodan sonra parmak uçlarımda yürür, uzun süre de sigara içmem...

bazen birşeye heves ederim ama sonra tembelliğimden o şeye sarılmam...

bazen yalnız kalmak isterim...

bazen gerçek bir aile olmayı başaramadığımız için üzülürüm...

bazen dostlarıma ve aileme daha çok "seni seviyorum" demeliydim diye düşünür, telefona sarılırım...

bazen kendimi savunmasız, çaresiz ve yalnız hissederim... ama uzun sürmez, geçer...

bazen saatler geçmek bilmez... tıpkı bugün olduğu gibi...

1 yorum:

  1. Orhan Pamuk halt etmiş! Seni çok seviyorum Didicimmm... Çekirdek ailemin yarısııııı...iko

    YanıtlaSil