29 Aralık 2010 Çarşamba

neşeli yıllar...



bir yılı daha tüketmeyi başardım, sıra yenisinde... umuyorum hiç bir senem, 2010 gibi olmasın bundan sonra. yeni yıl için kocaman kocaman hedefler koyup, büyük sözler vermek istemiyorum. sonra her okuduğumda "ee bunu da yapamadım bu sene, eee bu da olmadı" diyip üzülüyorum.

daha çok çiçek aldığım, kitap okuduğum ve film izlediğim bir sene olsun.
daha az üzüldüğüm ve ağladığım bir sene olsun.
daha mutlu, aşık ve zayıf olduğum bir sene olsun.
daha az tartışmalı ve kalp kırılmalı bir sene olsun.
daha muhabbetli ve neşeli olsun.
yeteri kadar vermeyi ve harcamayı öğrendiğim bir sene olsun.
kendimi sevdirmek için takla atmamak gerektiğini öğrendiğim bir sene olsun.
bazı şeyleri zamana bırakmayı, bazı şeyleri beklemeyi, bazı şeylerden vazgeçmek gerektiğini öğrendiğim bir sene olsun.
2011, bana çok değil biraz şans getirsin lütfen...
gerektiğinde aklımla gerektiğinde kalbimle hareket etmeyi başarmayı diliyorum bu sene.
ama 2011'de en çok "bir ev" diliyorum... içinde "biz" olabileceğim bir ev diliyorum.

neşeli yıllar :)

10 Aralık 2010 Cuma

yumurta candır...



bu yoğun yumurta gündeminde siyasetimizin mizah duygusundan ne denli yoksun olduğunu bir kez daha farkettim :(
başbakan, yumurta atan öğrencilere "o kadar yumurtaları varsa, omlet yapsınlar" dedi... ama bu hiç iyi bir espri değil ki! o metin yazarını bir kez daha gözden geçirsinler bence. süleyman demirel'in metin yazarı hala yaşıyor mu, sorup araştırsınlar, renk gelsin manşetlere...