9 Kasım 2008 Pazar

bilmiyorsun...


ben "aşk"a hep inandım... ellerin terlemesine, karnına ağrılar girmesine de inandım... bu dünyada kendinden çok başkasına güvenmeye, önce karşındakini düşünmeye de inandım... beyaz atlı prenslere, elmanın diğer yarısına, ruh birlikteliğine, heyecandan saçmalamaya da inandım... iki kişilik hayata inandım... beraber yürümeye... sırt sırta verirsen herşeyle savaşılabileceğine... film izlemenin bile daha başka olduğuna... sohbet edebilmenin dayanılmaz mutluluğuna... bir evi, bir hayatı paylaşmanın keyfine... hediye alırken duyulan kalp çarpıntısına... hastayken yanında olmanın güç verdiğine... karşındakinin ciğerini bilmeye... aynı yolda gidip, aynı yönden bakmanın önemine... beraberliğin enerjisine... birbirini tamamlamaya... ben "aşk"a hep inandım...

ve bugün bir film izledim... ayrılık sahnesinde söylenen bir çift söz beni darmadağın etti :

"karda donmak üzeresin, uyumak tatlı geliyor ama aslında ölüyorsun, bilmiyorsun"

yüreğinde uçurtma uçurmayı bilenlere...

1 yorum:

  1. Aslında biliyordur bu satırların yazılmasına neden olan,anlattıklarının hepsini bir bir kazımıştır bir yerlerine.Aslında bilmeyen sensin..Senin inandıklarını senin gibi yaşayabilecek kimse olmadığını,kandırıp durursun kendini ama her gelen başka bir yara açar,ve bilirsin ki bu yaralar hiç kapanmaz....

    YanıtlaSil